85. Sayı Takdim…

Kıymetli Okuyucularımız,

Zamanı ölçebiliyor muyuz?..

Bir saat = Altmış dakika…

Bir dakika = Altmış saniye…

Bu işin zâhiri…

Ya mânevî ölçümü:

Koca bir ömür = Bir göz yumup açmış gibi…

Fiziğin de metafiziğin de çözemediği bir sır… İzâfiyet…

Bir dakika, altmış saniye…

Ya arzın zangır zangır titrediği, korkunç uğultuların kulakları doldurduğu bir depremle geçen bir dakikanın gönüllerde bıraktığı tesir?

Siz bir dakikanın uzunluğunu, dünyaya bir hayat getiren annenin yahut bir bombayı imha için seçtiği kabloyu kesmekte olan bir uzmanın alnından süzülen tere sorun…

Ya; canın boğaza gelip dayandığı, gözün yuvalarından kayıp, bilinmez bir âlemden açılan manzaraları seyre koyulduğu, bütün bir ömrün sığdığı bir dakika?..

Sekizinci yılımıza girdiğimiz bu sayımızda; dosya konumuzu, zamanı idrak ve onun değerlendirilmesine ayırdık.

Genel Yayın Yönetmenimiz M. Ali EŞMELİ, «Bir Dakika» tabirinin mânâ muhtevâsından hareketle, vaktin kıymetini, vakit disiplinini, ânı ve îmânı yaşayarak, benimseyerek, tavsiye etme coşkusuyla yaşamanın farkını ve bencelerin açı pençesini başyazıda serdetti.

Muhterem Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi, «İstikbâlin Mutlak Hüsrânından Kurtuluş Reçetesi»ni «Ömrü, Asr-ı Saâdetle Telif Eylemek» şeklinde tespit eden makalelerinde; fânîden bâkîye yolculuğun merhalelerini kaleme aldı.

Kalbin Gözyaşlarında, Orhan’ın mezuniyet sonrası hizmet ve tebliğ aşkı; Eğitim Notları’nda istek ve isteksizliklerin ayarı ele alındı.

Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI, Kur’ân-ı Kerim’den Eğitim Prensipleri’nde lisan ve beyan mevzuunu sürdürürken; Ayla AĞABEGÜM eğitimde tablet çağının başladığı devrimizde, eğitimin mânevî dinamiklerine dikkat çekti.

Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ, geçmişi hatırlama hâlet-i rûhiyesini teşrih ederken; Burhan Cahit ÖZDEMİR, zamanı edebî ve tasavvufî bir şekilde kaleme aldı.

Dr. Naif ÖZKUL; âyetler refâkatinde, fizik hâdiselerin metafizik buutlarını görmeye davet ederken; Hadi ÖNAL, keşkesiz bir hayatın gereklerini serdetti.

Ahmet ZİYLAN, hoşgörünün ufuklarını hâtıralarla çizerken; Aynur TUTKUN, vakti en güzel şekilde değerlendirmenin ipuçlarını yazdı.

İrfan ÖZTÜRK Hocaefendi; dîni tebliğde, örnek olmanın ehemmiyetini acı bir şekilde hatırlatan bir hâtırasını paylaşırken; Âdem SARAÇ, Fahr-i Âlem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in daveti karşısında Kureyş kabîlesine mensup ailelerin takındığı tavrı işledi.

Sami GÖKSÜN, zaman ve sabrın irtibatını ortaya koyarken; Fatih GARCAN, zamanı değerlendirmekte en çok problem yaşayan grubu, gençliği bir hikâyeyle ele aldı.

H. Kübra ERGİN, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle son yıllarda kadın meselelerinin gündemde tutuluş ve ele alınış şeklini tahlil ederken; Can ALPGÜVENÇ; kıymetli bir âlimin, Muhammed Hamîdullâh’ın bir portresini çizdi.

Tarih bölümümüzde; 16. asrın Akdeniz’indeki Osmanlı mührünü, Yıldırım Bâyezîd’in Timur’a yazdığı mektuplardan ifadelerini, Abdülezel Paşa’nın cansiperâne gayretlerini okuyacaksınız.

Şairimiz Halil GÖKKAYA’nın; Talim Türküsü hissiyâtıyla kaleme aldığı satırlar, Kültür-Sanat bölümümüzde…

Ve şiirler…

Şairler, zaman denilen muammâyı çözmeye en yakın söz anahtarlarını takdim hâlinde…

Kundak ile mezar arasındaki koridorun med-cezirlerini, «bir dakika»yı bir lâhzadan bir asra yelpazelendiren izâfiyeti ifade eden ve zamanın muntazam tik-taklarındaki ikazı, İsrâfîl’in Sûr’u gibi canhıraş bir feryâda dönüştüren mısralar…

Not: Sekizinci yılımızda yine çok kıymetli bir eseri, siz okuyucularımıza takdim etmenin memnûniyet ve sürûrunu yaşıyoruz. Muhterem Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi’nin sohbet ve makalelerinden hazırlanan Damla ve Derya; DÜNYA ve ÂHİRET adlı bu kıymetli eser, yıl boyunca başucu kitabınız…

Her yıl olduğu gibi yine cildi, kâğıdı ve her sayfası resimli spot cümleli yepyeni mizanpajıyla Yüzakı kalitesinde…

Yüzakıyla