OLANLAR OLAMAZ OLUR…
Bekir ÇİÇEK
Sanma ki hep böyle, döner bu devran,
Gün gelir olanlar, olamaz olur…
Âkıbeti gör de, öylece davran,
Kişi murâdını, alamaz olur…
Can suyu çekilir, benizler solar,
Kırışan deriler, çizgiyle dolar,
İçleri boşalır, kendini salar,
Yüzler öyle canlı gülemez olur…
Bükülür de beller, şâkülden kayar,
Yıllar saçı-başı, beyaza boyar,
İnsan çöküşünü, günbegün duyar,
Pembe hayallere, dalamaz olur…
Gücünü kaybeder, her güçlü bilek,
Pazular incelir, el olur titrek,
Dermansız dizlerin, adımı tek tek,
Ayağı hedefe, salamaz olur…
Yaşlılık dengeyi, târumâr eder,
Akıl başta durmaz, gelir ve gider,
İnsan hayret eder; «Bu, ben miyim?» der,
İsmini sorsanız bilemez olur…
Anlı şanlı koçlar, birer hiç olur,
Masum hâller bile, yine suç olur,
Bir yerde barınmak, hayli güç olur,
Eş-dost kapısını, çalamaz olur…
Yokuşlar dikleşir, düzlükler uzar,
Çekmeyen ayaklar, morali bozar,
Vücut her adımda, aczini sezer
Kolaylıkla gidip gelemez olur…
Uğrunda ömürler harcanan şeyler,
Kıymetleri kalmaz, bin pişman eyler,
Hünerli hanımlar, iş bilir beyler,
Evinin yolunu, bulamaz olur…
Baharlar kaybolur, yerleşir kışlar,
Övgüler kesilir, biter alkışlar,
Edâlı tavırlar, fettan bakışlar,
Akılları baştan, çelemez olur…
Gençlikle araya, çekilince sur,
Yüzlerde belirir, bin türlü kusur
Gözler çipilleşir, yaş akar durur,
Eller gözyaşını, silemez olur…
Bazen kader yeli, biraz sert eser,
Ya dertler ya kaza, yolu er keser,
Yaşlılığa ermek, olmaz müyesser,
Bu fânî dünyada, kalamaz olur…
Evlâttan, ahbaptan; yemişse vurgun.
Hisseder kendini, yurdunda sürgün,
Tebessümler donuk, bakışlar durgun,
Hayatta kalmayı, dilemez olur…
Erzel-i ömürden, erer bir çağa,
Kalkmamak üzere, düşer yatağa,
Gözleri dikilir, gökte uzağa,
Ölmek ister ama, ölemez olur…
Çiçek; kötü sondan, Allâh’a sığın,
Rahmânî olursa, hayatla bağın
Şahâdet söyler de, en son dudağın,
Huzurla verirsin, Hakk’a adağın,
Gözler pişmanlıktan ağlamaz olur…