Zeytin Ağacı

Halil GÖKKAYA

O güne dek endamını bilmezdim,
Ansızın karşıma çıkmıştın zeytin!
Yeşil gözlerinde ince sır sezdim,
Yüzüme esrarla bakmıştın zeytin…

Barış timsalisin bir tek dalınca,
Tatlanırsın biraz tuzda kalınca…
Ham meyveni dudağıma alınca,
Nasıl da ağzımı yakmıştın zeytin!..

Süslersin cennetin sahillerini,
Hangi siyah bakış tutar yerini?
İmrendim görünce dost ellerini,
İncirin koluna takmıştın zeytin…

Kan olursun bizim için ezilip,
Can olursun soframıza dizilip.
Kur’ân’daki o yeminden süzülüp,
Sızarak gönlüme akmıştın zeytin…

Ey Celil; bilmezsen bu nimet zehir,
Bilirsen nice tat, yağ, sabun verir.
Ne küstün dövdükçe iki yılda bir,
Ne kızıp başıma kakmıştın zeytin!..