Açıklama
Tarihler şahittir ki:
Bir harpte eğer ruhsuz kalıplar -tâbir câizse- molozlar ölüyorsa, ardından yıkımlar ve hezîmetler geliyor,
vatan toprakları vîrânelere dönüyor. Fakat eğer hakikî şehidler veriliyorsa, ardından fetihler
ve zaferler geliyor. Dolayısıyla; Bir milletin istikbâlini görmek kerâmet değildir. Eğer gençlik;
Gücünü ve kuvvetini nefsî arzuları peşinde ziyan ediyorsa, istikbalde hüsran vardır.
Fakat gençler, gücünü ve kuvvetini hayra ve hasenâta sarf ediyorlarsa, istikbalde zafer ve rahmet var
demektir. Bu bakımdan; En bereketli hizmet, gençliğimizi Kur’ân ve Sünnet rûhâniyetiyle istikbâle
hazırlamaktır.