RASÛLULLAH EFENDİMİZ’İN MÎRÂSI

Osman Nûri TOPBAŞ   REFÎK-I ÂLÂYA GİDERKEN   Allah Rasûlü –sallâllâhu aleyhi ve sellem–, son derece hasta idi ve Rabbine kavuşma vakti iyice yaklaşmıştı. Bir ara Âişe –radıyallâhu anhâ–’ya dönüp yanında bulunan altı-yedi dinarı fakirlere dağıtmasını emretti. Aradan bir müddet geçtikten sonra da dinarların ne olduğunu sordu. O’nun hastalığı ile meşguliyet telâşında olan Hazret-i Âişe’nin dinarları dağıtmayı unutmuş olduğunu öğrenince, […]

Continue reading »

EN YÜCE AHLÂKTAN MÜSTESNÂ MİSALLER

Osman Nûri TOPBAŞ EN GÜZEL   İnsan, güzelliğe meftundur. Gerek sûret ve gerekse sîret bakımından bütün varlık, cemâli arar, hüsne âşıktır. Tatlı suyun başı kalabalıktır. İnsan rûhu; en güzel şahsiyete hayranlık besler, en güzel ahlâka doğru meyleder.   Cenâb-ı Hak da, varlığı ve yokluğu niçin yarattığı suâlinin cevabında;   اَيُّكُمْ اَحْسَنُ عَمَلًاۜ   “Hanginizin, amel bakımından (fiil ve davranışlar, ibâdet, […]

Continue reading »

YENİ İMKÂNLAR YENİ PROBLEMLER

Dr. Ahmet Hamdi YILDIRIM   Son asırlarda; kıyâmete yaklaştıkça, insanlık olarak hızla değişiyoruz. Zamanın hızlanması, kıyâmet alâmetlerinden biridir.   Matbaa çıktı, bir kişinin bir ayda yazdığı kitaptan binlercesini bir günde üretti. Fakat eskiden aziz bir nesne olan kâğıt, ayağa düştü. Şimdi; âyet-hadis yazan takvimi, gazeteyi, eskiyen parçalanan kitabı ne yapacağımız problemi çoğaldı.   Tren, otomobil, uçak… Ulaşım vasıtaları çoğaldı ve […]

Continue reading »

İslâm’ın İlk Büyük Savaşı BEDİR GAZVESİ -10-

 Âdem SARAÇ     Rasûlullah –aleyhisselâm–’ın yanından bir an bile ayrılmayan Hazret-i Ebûbekir; müşrik ordusuna bakarken, onların arasında olan oğlu Abdülkâbe’yi gördü!1 Mekke müşrikleriyle birlikte Bedir’e gelmişti. Kendisi, müşriklerin en cesaretlilerinden ve keskin ok atıcı nişancılarından biriydi.2   İşte bu meşhur Abdülkâbe; meydana çıkıp kendisiyle çarpışacak er dileyince, Hazret-i Ebûbekir, hemen fırlayarak ayağa kalktı. Tam kılıç sıyırıp gidiyordu ki, Rasûlullah […]

Continue reading »

“ALLÂH’IM SEN’DEN İSTİYORUM! ”

BİR HADİS:   عَنْ عَبْدِ اللّٰهِ عَنِ النَّبِيِّ صَلَّى اللّٰهُ عَلَيْهِ وَ سَلَّمَ أَنَّهُ كَانَ يَقُولُ : « اَللّٰهُمَّ إِنّ۪ى أَسْأَلُكَ الْهُدٰى وَالتُّقٰى وَالْعَفَافَ وَالْغِنٰى » Abdullah bin Mes‘ûd –radıyallâhu anh– tarafından nakledildiğine göre, Hazret-i Peygamber –sallâllâhu aleyhi ve sellem– Efendimiz şöyle buyururdu: “Allâh’ım! Sen’den hidâyet, takvâ, iffet ve gönül zenginliği istiyorum.” (Müslim, Zikir, 72)   BİR MESAJ: “Ey mü’min […]

Continue reading »

«EN CÖMERT»TEN CÖMERTLİK DERSLERİ

Sami GÖKSÜN     İlâhî dinlerin sonuncusu, dînimiz İslâm’dır. İslâm’a göre, insan hayatında en büyük değer îmandır. Îmânı olmayan insanın, dünya ve âhirette, yeri hüsrandır. İnsan; İslâm’ın îman sarayına girdiği zaman, müslümandır. Dünyada huzur, âhirette sürur isteyen her müslüman da, İslâm’ın kendisine yüklediği mükellefiyetleri yerine getirmek zorundadır.   İşte, İslâm’ın müslümanlara emrettiği vazifelerden biri de; başkalarına yardım ve ikramda bulunmak, […]

Continue reading »

HAMD ve ŞÜKÜR ÜZERE BİR KULLUK HAYATI

Z. Özlem ABAY o.abay@hotmail.com     Allâh’a duyulan sevgi, tâzim ve hürmeti en güzel anlatan kelime «hamd»dir.   “Kişinin kendisine yapılan bir iyiliği bilip, sahibine övgü ile mukabelede bulunması ve bunu diğer insanlara duyurmasına «şükür» denir.   «Hamd» ise; söz konusu iyiliğin, kendisine yönelik olma şartı aranmadan, bir kimsenin mutlak mânâda lütufkârlığının ve iyilikseverliğinin dile getirilmesidir.” (TDV İslâm Ansiklopedisi) Bu […]

Continue reading »

Tarihî Kaynaklarımızın DOĞRULUK ve GÜVENİLİRLİĞİ

Dr. Naif ÖZKUL     İnsan; asılsız bir haberin, bir yalanın peşinden gitmek istemez. Teyit etmek ister. Kaynağını araştırır, soruşturur.    İnsanlık da son asırlarda geçmişten getirdiği birçok tahminî, zannî bilgisini teyit etmiş ve birçoğunun asılsız olduğunu görmüştür. Meselâ; güneşin dünyanın etrafında değil, dünyanın güneşin etrafında döndüğünü çok sonra anlayabilmiştir.    Son asırlarda bilhassa batıda dinlerin de böyle bir sorgulamaya […]

Continue reading »

UNUTULAN HAKİKATLER ve KIYMETLER

Osman Nûri TOPBAŞ     EHEMMİYETSİZ DEĞİL!   Ahmed bin Hanbel –rahmetullâhi aleyh-’in Zühd kitabında rivâyet ettiğine göre; Cenâb-ı Hak, benî İsrail peygamberlerinden birine şöyle vahyetti:   “Kavmine söyle:   •Düşmanlarımın yediklerini yemesinler,   •İçtiklerini içmesinler,   •Onların şekline (görünüşüne, kılık kıyafetine) girmesinler!   (Şayet bunları yaparlarsa) onlar gibi düşmanım olurlar!” (Ahmed, Zühd, s. 85)   Bu rivâyetin bir şekli […]

Continue reading »

Evlâtlar ve İstikbal Bahsinde; ASIL ZİYÂN OLAN NEDİR?

Osman Nûri TOPBAŞ     NASIL KORURUZ?   Zeyd bin Eslem –rahmetullâhi aleyh- anlatır:   “Ey îmân edenler! Kendinizi ve aile efrâdınızı yakıtı insanlar ve taşlardan ibaret olan ateşten koruyunuz…” (et-Tahrîm, 6) âyet-i kerîmesi nâzil olduğunda ashâb-ı kiram;   “–Yâ Rasûlâllah! Kendimizi koruyabiliriz; ya ehlimizi, ailemizi nasıl koruyacağız?” diye sordular.   Rasûlullah –sallâllâhu aleyhi ve sellem– şu cevabı verdi:   […]

Continue reading »
1 2 3 173