DÜNDEN BUGÜNE KADIN ve SÜSLENME KONUSU

Nurten Selma ÇEVİKOĞLU nurtencevikoglu@hotmail.com   Kadınlar fıtratları gereği; latif, zarif ve nâzik bir yapıdadır. Bu sebeple, onların fıtratlarına en uygun bir hâlde yaşamaları önemlidir. Eş olarak, anne olarak yaşamaları, yaratılışları gereğidir. Bu da ancak Kur’ânî hükümler ve sünnet-i seniyyelerle mümkündür. Kadınlar ruh ve duygu dünyalarını Kur’ân ile bütünleştirip, güzelleştirirlerse, etraflarını da güzelleştirirler. Bilindiği üzere kadının hem eş hem annelik rolü […]

Continue reading »

SÛ-İ MİSALDEN EMSÂLE SERENCÂMIMIZ

Raif KOÇAK raifkocak@gmail.com     Dil; bir milletin kültürünü, inancını ve tarihini en iyi yansıtan araçlardan biridir. Kelimeler sadece anlamlarıyla değil, taşıdıkları derin mânâlar ve kültürel izlerle de bir cemiyeti şekillendirir. Bu bağlamda, Arapçadan Türkçeye geçen birçok kavram, İslâm medeniyetinin etkisiyle dilimize yerleşmiştir. Bunlardan biri de «sû-i misal» ifadesidir.   «Sû-i misal» terimi, Arapça kökenli olup «kötü örnek» anlamına gelir. […]

Continue reading »

244. Sayı Takdim

Kıymetli Okuyucularımız,   Yeme-içme, üreme döngüsü içine hapsolmuş insan; «ke’l-en‘âm / davarlar gibi…» İnsanı insan yapan, bu cismânî sıfatları değil…   İnsan entelektüel tarafıyla, okuyup yazması, öğrenip varlığı işlemesiyle bu âkıbetten sıyrılacak zannedilirdi. Fakat bilgi çağı diye gelinen noktada; yine hazların peşinde koşan, sadece teknik imkânlarıyla gaddarlığını ve vahşetini artırmış bir insan ile karşı karşıyayız. Tek farkla ki, bu da […]

Continue reading »

GELMEDEN ÖNCE

Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com     Yüce Rabbimiz, Kur’ân-ı Kerîm’inde bazı üslûpları tekrar ederek vurgulamıştır. Tekrar tekrar duymaya muhtaç olduğumuz hakikatleri, tekrar tekrar beyan buyurmuştur. Bu üslûplardan biri:   “Min kabli en ye’tiye… / (o gün, o azap) gelmeden önce” zaman zarfı ve bir tâlimat…   Biz de kullanırız:   “–İş işten geçmeden kalk!”   “–Fırsat kaçmadan koş!”   “–Son […]

Continue reading »

TESPİT Mİ TELKİN Mİ?

H. Kübra ERGİN hkubraergin571@gmail.com       “–Bu zamanda ev sahibi olmak imkânsız. O yüzden para biriktirmenin de anlamı kalmadı.” diyor, genç kardeşimiz.   “–Galiba böyle düşünmenizi istiyorlar. Bu düşünceyi âdeta zihninize mayaladılar. Maya da tutmuş zannediyorum.” diyorum. Şaşırıyor.   Kendi kendini gerçekleştiren kehânet, diye bir şey vardır. Bizim atasözlerimizde de bir benzeri vardır:   “Bir kişiye kırk kere deli […]

Continue reading »

YAZ KUR’ÂN KURSLARI BAŞLIYOR

Nurten Selma ÇEVİKOĞLU nurtencevikoglu@hotmail.com     Bir eğitim-öğretim yılının daha sonuna ulaştık hamdolsun. Önümüzde uzunca sürecek bir yaz tatili süreci başlıyor. Ebeveynler çocukları adına kendi fikir ve yaşantı tarzına göre yaz kurslarını araştırıyorlar. Kimi sanata dair faaliyetleri, kimi kültürel faaliyetleri bol olan, kimi de dînî bilgilerin verildiği kursları tercih ediyorlar. Herkes kendi yaşadığı sosyal çevreye göre şekillendiğinden, ister istemez anne […]

Continue reading »

«KEŞKE»NİN GÖLGESİNDE

Raif KOÇAK raifkocak@gmail.com     İnsan… Hatalarıyla öğrenen, pişmanlıkla olgunlaşan, zamanla şekillenen bir varlık. Zaman ise, durmadan ilerleyen bir misafir. Ne geri dönüyor ne de geride kalanlara acıyor. Ve insan; bu yolculukta kimi zaman bir sözün, kimi zaman bir susuşun, kimi zaman da bir tercihin yükünü omuzlarında taşıyor. İşte o yüklerden biri var ki, bazen tek kelimeye sığabiliyor: «Keşke»   […]

Continue reading »

Saâdete Vesile Nimet; ZAMAN

B. Cahit ÖZDEMİR bcahit@hotmail.com     Zaman; kâinâtın yaratılmasından itibaren var olan, fânî olmaları itibarıyla varlıkların hâllerinin ve ömürlerinin işaretlenebildiği, ölçülebildiği bir vâkıadır. Süreklilik arz eden, akan bir vasfı olması dolayısıyla; geçmiş, hâl ve gelecek olarak sınıflandırılan hususiyetinden, insanın zamanı kullanma keyfiyeti önem arzetmektedir. Tasavvufta «İbnü’l-vakt» ve «Ebu’l-vakt» mefhumları, zamanın en verimli şekilde kullanılabilmesi maksadına mâtuf olarak tarif edilmiştir.   […]

Continue reading »

243. Sayı Takdim

Kıymetli Okuyucularımız,   Mayıs ayı, İstanbul’un fethini çiçek açtırır gönüllerimizde. Lâkin içinde bulunduğumuz kahırlı günlerde bu fetihleri terennüm etmek uygun değilmiş gibi geliyor. Lâkin bir de şuradan bakalım: Esas fetih, gönüllerin fethi ise, Gazze’de mazlum ancak şanlı dirâyet, dünyanın her tarafında nice gönülleri fethediyor.   Çünkü bir mukayese yaptırıyor:   Çin seddinden Atlas Okyanusu’na, Pirene dağlarına uzanan İslâm fütuhâtında, bugün […]

Continue reading »

GÜNDELİK ve ASIRLIK SİYASET

Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com     «Siyaset»in bir gündelik bir de geniş ufuklu, âdeta zaman üstü iki şekli vardır.   Gündelik siyasete bulaşmak ve bulanmak, insanı olmadık bir tarafı seçmeye zorlayabilir.   Ülkemizde din, aslında siyaset üstü bir konumda olması gerekirken; maalesef, dîni yaşamak isteyenleri baskı altına almaya çalışanlar ve onların haklarını müdafaa etmeye çalışanların siyasetteki mevcudiyeti, buna imkân vermiyor. […]

Continue reading »
1 2 3 4 127