SENDE DİYE İSTANBUL!

Şerife Şule TESLİMOĞLU serifeteslimoglu00@gmail.com Sırtımda taşıyıp fikir yükünü, Getirip ufkuna saçtım İstanbul. Yeniden okuyup tarih kökünü, Sisli dehlizleri geçtim İstanbul. Sen var isen vardır, bu eşsiz vatan, Peygamber muştusu almıştır atan, Sayısız şühedâ bağrında yatan; Kendimden buraya kaçtım İstanbul. Son Rasûlü gören göz sende diye, Tarihe mühürlü söz sende diye, İlâhî aşk sunan öz sende diye; Ummânına dalıp içtim İstanbul. […]

Continue reading »

SEN, SENİ BİL, «O» SENDEDİR!..

Rıfat ARAZ rifat_araz@yahoo.com     Tevekkül et, Hakk’a yönel; Sen, seni bil, «O» sendedir!.. «O’nu» ister, sonsuz emel; Sen, seni bil, «O» sendedir!..   Aşk ile giy, bu ihrâmı; Aç, dile dök hak ilhâmı!.. Ölmeden öl, gör makamı; Sen, seni bil, «O» sendedir!..   Gönül; uyan, aç gözünü; Nefsinde bul, saf özünü!..1 Çöz bu sırrın içyüzünü; Sen, seni bil, «O» […]

Continue reading »

REFÎK-I A‘LÂ’DAN GEL OLMUŞ!..

Osman TAŞ osmantas909@gmail.com     Refîk-ı A‘lâ’dan gel olmuş gönül, Daha buralarda durmak olur mu? Hasret yağmurları sel olmuş gönül, Sevenlere bentler kurmak olur mu?   Çağıran cânansa, cânım kurbandır, Bir tek sözü, tüm dertlere dermandır. Ondan gelen baş üstüne, fermandır, Seven sevgiliyi kırmak olur mu?   Davete icâbet etmek sünnettir, Vuslatına ermek, câna minnettir. Âşıkların son menzili cennettir, «Acep […]

Continue reading »

DERMAN BENİM, FERMAN BENİM, SÖZ BENİM!

NİYAZKÂR (Köksal CENGİZ) niyazkar@gmail.com     Tek umudum bu milletin evlâdı, İlim benim, irfan benim, giz benim! Benimle bilinir sırların adı, Hizmet benim, gayret benim, hız benim!   Altaylardan gelmiş asil soyluyum, Uygur, Türkmen, Kırgız, Kazak boyluyum, Beylikten devlete «Osmanoğlu»yum; Dirlik benim, birlik benim, haz benim!   Kartal olup doruklardan bakmışım, Dağları eritip, düze akmışım, Sevdamıza ne türküler yakmışım; Âşık […]

Continue reading »

İSTANBUL BEYİTLERİ

M. Nihat MALKOÇ mnm61mnm@hotmail.com       İstanbul derin lügat, o ne büyük mânâdır. Zemherî bahçesinde açan gül-i rânâdır.   Bir tablodur İstanbul; baharında, güzünde, Bütün güzellikleri birleştirmiş özünde.   İstanbul, âşıkların kalbini yoklayandır, Hayatın sırlarını içinde saklayandır.   İstanbul dendiğinde hissiyat kalkar şâha, Bu şehre âşık olan ayrılamaz bir daha.   İstanbul kafeste kuş, bülbül misâli öten, Onlarca hükümdara […]

Continue reading »

ŞÂHI TEMSİLEN

M. Faik GÜNGÖR m.f.g.023@hotmail.com     Rûhum, bedenimle kafeslenerek, Kul olmaya geldim ben bu âleme. Kelâm-ı Kadîm’le nefeslenerek, Yol olmaya geldim ben bu âleme.   Hüznün çilesiyle yüce mîrâca; Varmak için iliştirdim ilâca. Türlü nimetlerle yüklü ağaca, Dal olmaya geldim ben bu âleme.   Yeryüzünden kini sevgiyle silen, Eşref-i mahlûkat oldum asilen. Çiçekler içinde şâhı temsilen, Gül olmaya geldim ben […]

Continue reading »

GİRİŞ KAPISI

Hakkı ŞENER sairimam01@hotmail.com     Menzil-i firaktır, adı kabristan, Şimdi âhiretin kapısındayım. Hak edip gelene olur gülistan, Şimdi âhiretin kapısındayım.   Derin bir sükûta bürünmüş her yan, Zengin-fakir hepsi uzanmış üryan, Kimisi şâdandır kimi de giryan; Şimdi âhiretin kapısındayım.   Çekişmenin bittiği yer burası, Beklemeden gelmiş, gitme sırası, Birer adım evlerinin arası; Şimdi âhiretin kapısındayım.   Burasının zâhirinde gülen yok, […]

Continue reading »

SÖZ BİTTİ!..

Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@gmail.com     “Gazze”nin bendeki mânâsı elem, dert, acı; Zikredildikçe tutar böğrümü bir dip sancı…   Böyle bir çağda bulunmak ne büyük bahtsızlık! Bu bir isyan değil, ancak yüce Rabbim, şaştık!   Gördüğüm manzaralar vermede yalnızca utanç! Bebe kātilleri duymaz mı cinâyetten usanç?   Ya sen ey âlem-i İslâm, ya senden ne haber? Anladık yok fiilin, bâri cılız […]

Continue reading »

BIRAKTIM!

GÜNBEYLİ (Mahmut TOPBAŞLI) mahtopbasli@hotmail.com     Taşa yazdım günleri, yıla mektup bıraktım. Çağları aydınlatan, hâce mergup bıraktım.   «Ne olursan gel!» diye çağırdım insanlığı, Yûnuslayın sevgiyle nice mahbup bıraktım.   Yesevî’nin izini şiâr ettim kendime, Gönülden gönüle yol, dile üslûp bıraktım.   İbn-i Sînâlar ile bin derde şifâ sundum, Ol Şâfî’nin eliyle bin bir şurup bıraktım.   İlim irfan burcunda […]

Continue reading »

NASİPTİR HİDÂYET YOLU

ECRÎ (Huzeyfe YÜKSEL)     Fethe muhtaç nice gāfil iki âlem de harab. Sen nasipsizlere bahşeyle hidâyet, yâ Rab.   Gāfilin tüm işi dünyâlığa dalmış gidiyor, Uhrevî âleme dâir görülen yok ki hesab.   Tek bu dünyâda nasip derdi çeken şaşkına vah, Kapanır gökteki nîmet saçılan her yüce bab.   «–Bir delil yok ki» diyor, kalbi karanlık insan, Hakk’ın ispâtı […]

Continue reading »
1 4 5 6 7 8 1.011