EBU’L-HASAN HARAKĀNÎ (k.s.)

CELİL (Halil GÖKKAYA) halilgokkaya@gmail.com   -Eyüp Satılmış ŞEN’e–   Bir cuma sabahı uçağa bindik, Evliyâ Camii… Bulduk yerini… Sanki gelenleri bekliyor sandık, Hasan Harakānî Hazretleri’ni…   Sıcacık bir şehir, iyi ki gittik, Havaalanında ismine yettik, Açık bedestende ziyaret ettik; Hasan Harakānî Hazretleri’ni…   Kars Kalesi heybetiyle bekliyor, Selçuklu’yu Osmanlı’ya ekliyor, Serhat şehri tam kalbinde saklıyor; Hasan Harakānî Hazretleri’ni…   Ulu […]

Continue reading »

GURBETTE DOST HASRETİ  

Abdullah GÜLCEMAL abdullah_gulcemal@hotmail.com      -Güzel bir müslüman olarak tanıdığım, muallim Ahmet BELADA kardeşime…-   Mektubunu aldım aleyküm selâm; Allah râzı olsun BELADA gardaş…   Ne tatlıdır dostla edilen kelâm, İnan ki değişmem bala da gardaş…   Okuyup düşünsem ehl-i hak olan, Arada bir mektup sala da gardaş…   Bahçe hazan olmuş, güller perişan, Bülbüller figanda, çilede gardaş…   Gönül […]

Continue reading »

RÛHUMUN AĞIDI

Ali AĞIR aliagir70@gmail.com    Zaman yaralı at, dörtnala koşan, Toynakları cehennemden bir demet. Alevler kasırga, dağları aşan, Yeşile karayı giydirdi âfet.   Kayboldu toprağın yüzünden kilim, Yığın yığın küle döndü yamaçlar. Boşluğun bağrına tünedi ölüm, Can verdi hayvanlar, otlar, ağaçlar.   Yuvasız kuşların hazin çığlığı, Ebedî uykunun koynunda dallar. Sessizliği bozar rüzgâr ıslığı, İçimde uzanır patika yollar.   Gökyüzü gürlesin, […]

Continue reading »

RASÛLULLAH EFENDİMİZ’İN MÎRÂSI

Osman Nûri TOPBAŞ   REFÎK-I ÂLÂYA GİDERKEN   Allah Rasûlü –sallâllâhu aleyhi ve sellem–, son derece hasta idi ve Rabbine kavuşma vakti iyice yaklaşmıştı. Bir ara Âişe –radıyallâhu anhâ–’ya dönüp yanında bulunan altı-yedi dinarı fakirlere dağıtmasını emretti. Aradan bir müddet geçtikten sonra da dinarların ne olduğunu sordu. O’nun hastalığı ile meşguliyet telâşında olan Hazret-i Âişe’nin dinarları dağıtmayı unutmuş olduğunu öğrenince, […]

Continue reading »

EN YÜCE AHLÂKTAN MÜSTESNÂ MİSALLER

Osman Nûri TOPBAŞ EN GÜZEL   İnsan, güzelliğe meftundur. Gerek sûret ve gerekse sîret bakımından bütün varlık, cemâli arar, hüsne âşıktır. Tatlı suyun başı kalabalıktır. İnsan rûhu; en güzel şahsiyete hayranlık besler, en güzel ahlâka doğru meyleder.   Cenâb-ı Hak da, varlığı ve yokluğu niçin yarattığı suâlinin cevabında;   اَيُّكُمْ اَحْسَنُ عَمَلًاۜ   “Hanginizin, amel bakımından (fiil ve davranışlar, ibâdet, […]

Continue reading »

Şer‘î Kaidelerle Tasavvuf -55-   EHEMMİYET DERECELERİ

Dr. Ahmet Hamdi YILDIRIM   (Şâzelî meşâyıhından Ahmed Zerrûk [v. 899/1494] Hazretleri’nin; tasavvufu, usûl ve fıkıh kaideleriyle anlattığı Kavâidü’t-Tasavvuf ve Şevâhidü’t-Taarruf adlı eserinin tercüme ve şerhine devam ediyoruz.)   ZARÛRET-İHTİYAÇ-KEMAL   Tercüme ve şerhine gayret ettiğimiz eserin; sadece tasavvuf değil, İslâmî ilimlerin tamamına dair mühim kaideleri ortaya koyduğunu dile getirmiştik. Bu kaidede, Müellif Ahmed Zerrûk Hazretleri; fıkıh ve usûl-i fıkıh […]

Continue reading »

YENİ İMKÂNLAR YENİ PROBLEMLER

Dr. Ahmet Hamdi YILDIRIM   Son asırlarda; kıyâmete yaklaştıkça, insanlık olarak hızla değişiyoruz. Zamanın hızlanması, kıyâmet alâmetlerinden biridir.   Matbaa çıktı, bir kişinin bir ayda yazdığı kitaptan binlercesini bir günde üretti. Fakat eskiden aziz bir nesne olan kâğıt, ayağa düştü. Şimdi; âyet-hadis yazan takvimi, gazeteyi, eskiyen parçalanan kitabı ne yapacağımız problemi çoğaldı.   Tren, otomobil, uçak… Ulaşım vasıtaları çoğaldı ve […]

Continue reading »

İslâm’ın İlk Büyük Savaşı BEDİR GAZVESİ -10-

 Âdem SARAÇ     Rasûlullah –aleyhisselâm–’ın yanından bir an bile ayrılmayan Hazret-i Ebûbekir; müşrik ordusuna bakarken, onların arasında olan oğlu Abdülkâbe’yi gördü!1 Mekke müşrikleriyle birlikte Bedir’e gelmişti. Kendisi, müşriklerin en cesaretlilerinden ve keskin ok atıcı nişancılarından biriydi.2   İşte bu meşhur Abdülkâbe; meydana çıkıp kendisiyle çarpışacak er dileyince, Hazret-i Ebûbekir, hemen fırlayarak ayağa kalktı. Tam kılıç sıyırıp gidiyordu ki, Rasûlullah […]

Continue reading »

“ALLÂH’IM SEN’DEN İSTİYORUM! ”

BİR HADİS:   عَنْ عَبْدِ اللّٰهِ عَنِ النَّبِيِّ صَلَّى اللّٰهُ عَلَيْهِ وَ سَلَّمَ أَنَّهُ كَانَ يَقُولُ : « اَللّٰهُمَّ إِنّ۪ى أَسْأَلُكَ الْهُدٰى وَالتُّقٰى وَالْعَفَافَ وَالْغِنٰى » Abdullah bin Mes‘ûd –radıyallâhu anh– tarafından nakledildiğine göre, Hazret-i Peygamber –sallâllâhu aleyhi ve sellem– Efendimiz şöyle buyururdu: “Allâh’ım! Sen’den hidâyet, takvâ, iffet ve gönül zenginliği istiyorum.” (Müslim, Zikir, 72)   BİR MESAJ: “Ey mü’min […]

Continue reading »

«EN CÖMERT»TEN CÖMERTLİK DERSLERİ

Sami GÖKSÜN     İlâhî dinlerin sonuncusu, dînimiz İslâm’dır. İslâm’a göre, insan hayatında en büyük değer îmandır. Îmânı olmayan insanın, dünya ve âhirette, yeri hüsrandır. İnsan; İslâm’ın îman sarayına girdiği zaman, müslümandır. Dünyada huzur, âhirette sürur isteyen her müslüman da, İslâm’ın kendisine yüklediği mükellefiyetleri yerine getirmek zorundadır.   İşte, İslâm’ın müslümanlara emrettiği vazifelerden biri de; başkalarına yardım ve ikramda bulunmak, […]

Continue reading »
1 2 3 4 5 1.024