AHLÂK

FECRÎ (İbrahim BAZ) ibrahim.baz@hotmail.com

Tarîk-ı muhabbette, gāye-i insandır ahlâk,
Üflenen ruh içinde,
mâye-i insandır ahlâk.

Âdem’in
tevbesidir, terk eylemek münkirâtı,

«Kün!» emrinin künhüdür ilâhî fermandır ahlâk.

Sîret-i enbiyâdır, Hak habîbi eylemiş tam,
Dört
kitâbın mîrâsı kemâle burhandır ahlâk.

Kâinat ve
kitâbın, insandır âhir cümlesi,
Okunsa bu irfanla,
mânâyı Kur’ân’dır ahlâk.

Ne şöhrettir ne şandır, sahipleri hep
-şandır,
Çün yokluktadır, varlık kulluğa nişandır ahlâk.

Muhabbetle bakmaktır, merhamet edip sarmaktır,

Kalplerin kılavuzu,
sînede vicdandır ahlâk.

Söylerken sözde rikkat, bakarken gözde iffettir,

Hayâ
libâsı giymiş, tertemiz îmandır ahlâk.

Menfaat bencillikten,
ucub denen acaipten,
Küfre kapı kibirden, kaçılan limandır
ahlâk.

Ayıp, günah ve yazık ölürse, ger
sînelerde,
Mahkemeye varmadan, kurulan
dîvandır ahlâk.


Adâlet ve cesaret nedir; hayat, edep, iffet,

Söyler sana dinlersen, şaşmaz bir mîzandır ahlâk.


Nefsin doru atına, binerek
hevâ hevesle,

Çukur çukur gezmeye, erdemle isyandır ahlâk.


Dününü ve gününü
fikr eyleyip, fıkh eylemek,

Bu idrâke erişince, bir genc-i cihandır ahlâk.


Kemâli
ifsâd eden, eder Cemâli de ifsat,

Küçük görme sen azı, zerrede pinhandır ahlâk.


Şeytan şerre sevk eder, nefesini keser nefis,

Yolda kalmak dilersen, vefâlı ihvandır ahlâk.


Ey
Fecrî bırak kāli, kāl içinde bul ef‘âli,
Nice pâye içinde, pâye-i insandır
ahlâk.