EY FİLİSTİN, ÜVEYİK ÇIĞLIĞIM EY!

Saltuk Buğra BIÇAK saltukbugrabicak@gmail.com

 

 

Ey ümmetin yâresi… Öksüz hıçkırığım ey!

Yetim kalmış düşlerde, üveyik çığlığım ey!

Karanfil ko(r)kusunda yeryüzü buram buram,

Aşk ile İsmailce kurban olmaktır bayram.

Bahar temrinlerinde açan yorgun nergistin,

Kadife zırhlarını delmişler ey Filistin!

 

Başında ur ümmetin, sırtında kanlı çıban,

Sürüyü kurtlar sarmış, sırra kadem âh çoban.

Milyarların demâdem dimağında bukağı,

Metalik örümcekler örerken çelik ağı,

Düşmüş ipek maskesi çağdaş Ebû Cehil’in,

Aynalardan renkleri silmişler ey Filistin!

 

Dip akıntılar büyür; taşar g/özlerden hicran,

Sadrımızda kaynayan yanardağ olur vicdan.

Karanlığın kadranı kâh katran karasıdır,

Kâh şah damarındaki son hasret yarasıdır.

Mescid-i Aksâ mahzun, Kubbetü’s-Sahra keskin…

Hüdhüdlerin şehrini çalmışlar ey Filistin!

 

Hüznün resmidir şimdi Halid Dede ile Rim,

Sükût sağanağında aynalara çilerim.

Rûhunun rûhudur Rim, ciğerpâresi asrın,

Enkazında yitiğiz yıkılan billûr kasrın.

Yaprak yaprak kanarken ve yanarken o zeytin,

Haydutlar dallarını yolmuşlar ey Filistin!

 

Ağılı bir hançeri bağrına saplamışlar,

Ondan mıdır, inliyor, kan gölünde kamışlar.

Cihanın ortasında asırlık bir inzivâ,

Kardelenin sadrına ebr-i nisandır devâ.

Ölüm sirki kurulmuş bahçesinde İblis’in,

Çocuklar çiçek çiçek solmuşlar ey Filistin!

 

Zikzak çizerken zaman sarkaç hımbıl mı hımbıl,

Kum saatinde oysa akrepler kımıl kımıl…

Süngü kesiği kanar atlasta şerha şerha,

Kurşun yağar delice delik deşik bir zırha.

Baş ucunda bin cellât, s/ağır onca giyotin,

Leylâğı lime lime dilmişler ey Filistin!

 

Kanlı bir illüzyondur Hasbara sineması,

Kurdu kuzu gösteren korkunç g/öz yanılması.

Tomurcuklar ezilir kan deryâsı beşikte,

Mayınlı bakışların bastığı son eşikte.

Sükût sağanağında sırılsıklam sûretin,

Gölgelerin aklını çelmişler ey Filistin!

 

Bindirilmiş kıtalar sis ardına pusunca,

Başlar yaylım ateşi kelimeler susunca.

Yıldırım gibi düşer düşlerine bombalar,

Yıldızlar kaybolurken ve sönerken lâmbalar.

Şarapnel parmaklarla paramparçadır testin,

Masmavi rüyaları bölmüşler ey Filistin!

 

Hüzün süzer imbikten Gazze’nin neşîdesi,

Galip gelen sonunda mü’minin akîdesi.

Çocukları sallıyor zincirsiz bir salıncak,

Şu metal kuzgunları sapan taşı vuracak.

Analar ki büyütsün Kudüs’e Salâhaddin,

Bak! Ecdat diyarına dolmuşlar ey Filistin!

 

Yanardağın öfkesi serâpa arzı yaksa,

Kırkikindi ümitler s/açar Mescid-i Aksâ.

Gazel gazel uzarken vuslatın terennümü,

Tebessüm aynasında boy versin gündönümü.

Aşk kuşanmış atlarla çıkıp gel doludizgin,

İslâm’ın ocağına dalmışlar ey Filistin!

 

Zelzeleye nazîre kalbimizin dal ucu,

İns etiyle bozulmuş insanlığın orucu.

Bu toprak şâhitse de güvercin vedâsına,

Yine tâlip bülbüller bir tebşir sedâsına.

Son kıyam donanması seyr ü sefer eylesin!

Umutları ummâna salmışlar ey Filistin!