ŞÜKÜR KAVUŞTURANA
Ahmet ARSLAN arslanahmet52@hotmail.com
İhramlı bir hâlde boynunu bükmüş,
Kâbe’de Rahmân’ın misafirleri…
Yaradan aşkıyla gönlünü yakmış,
Kâbe’de Rahmân’ın misafirleri…
Saygıyla önünde eğilir başlar,
Gerçek olur sanki burada düşler,
Haceru’l-Esved’den tavâfa başlar;
Kâbe’de Rahmân’ın misafirleri…
Mü’minler tavafta kendinden geçer,
Döndükçe içlerde kor çiçek açar,
Zemzem-i şeriften suyunu içer;
Kâbe’de Rahmân’ın misafirleri…
Gözler Beytullâh’a dönmüş bakıyor,
Diller bülbül gibi vira okuyor,
Gözden tane tane yaşlar döküyor;
Kâbe’de Rahmân’ın misafirleri…
Hacer ile İsmail’i düşlüyor,
Bu anları gönle dem dem işliyor,
Safâ Tepesi’nden sa‘ya başlıyor;
Kâbe’de Rahmân’ın misafirleri…
Kalpler; «Allah!.. Allah!..» deyip atıyor,
Mü’min îmânına îman katıyor,
Pervâneler misâli yol tutuyor;
Kâbe’de Rahmân’ın misafirleri…
Huzur katmer katmer olmuş özlerde,
Mutluluk muştusu vardır yüzlerde,
Îmânı görürsün yaşlı gözlerde;
Kâbe’de Rahmân’ın misafirleri…
«Lebbeyk Allâhümme lebbeyke!» diyor,
Arslan Ahmet; rûhum Arş’a gidiyor.
Af diliyor Hak’tan, tövbe ediyor;
Kâbe’de Rahmân’ın misafirleri…