BESMELEYLE AŞKA GELEN TURKUAZ DUYGULARIM

NİYAZKÂR (Köksal CENGİZ) niyazkar@gmail.com

 

Yaratılışta gizli Türk’ün yüce savleti,
Şanla, şerefle kurmuş nice güçlü devleti.

Türkistan’dan Tuna’ya çağlamışız, akmışız…
Her kavganın içinden zaferlerle çıkmışız.

Zulmetin surlarını bir sel olup yıkmışız,
Küfrün karanlığına şimşek gibi çakmışız.

Sönmez îman nûrunu kandil kandil yakmışız,
Aldığımız her yerde şâheser bırakmışız.

Toprağıma can vermiş, uğruna can verenler,
Gönüllerden gül dermiş, derviş ruhlu yârenler.

Yesevî Dede’mizin Horasan erenleri,
Mevlâ’yla buluşturmuş, menzile girenleri.

Hikmetli sözleriyle Hakk’ı haykırmış Yûnus,
Mevlânâ’da aşk olmuş, Şems’le nur dolmuş fânus.

Bu mübârek topraklar, evliyâlar yatağı,
Nice gönül sultanı burda kurmuş otağı.

Peygamber muştusuna lâyık olmakmış fikir,
Kanatlanmış tefekkür, gökleri tutmuş zikir.

Edebâlî rüyası gerçekleşmiş Osman’la,
Söğüt’teki bir çınar, boy vermiş asil kanla.

Hanlara sertâc imiş Aziz Mahmud Hüdâyî,
Dîn-i mübîn uğruna doğmuş bin bir fedâi.

Üftâde’yle, Somuncu harlamışlar ateşi,
Ocaklarda pişenin, yokmuş emsâli, eşi.

Hacı Bayrâm-ı Velî göstermiş kerâmeti,
Hocası Akşemseddin yetiştirmiş Mehmed’i.

İlim, irfan, gayretle kutsî sırra ermişiz,
İstanbul’u fethedip, Yeni Çağ’a girmişiz.

«Türk-İslâm ülküsüyle» üç kıtaya yetmişiz,

«Hak-hukuk-adâletle» cihana hükmetmişiz.

Niyazkâr’ım, misli yok cihangir milletmişiz,
Âleme nizam verip, sevgiyi öğretmişiz.