TÜRKÇENİN YAŞADIKLARI

SEYRİ (M. Ali EŞMELİ) Güzelim Türkçemiz, 19’uncu asrın sonunda lügatta 90 binin üzerinde kelimeye sahipti. 20’nci yüzyılda budandı budandı ve bir ara lügatte 15 bin kelimeye düşürüldü. Daha sonra sözlüklerde bu rakam, 80 bine yaklaştırılmışsa da kullanımda devamlı olarak tersine bir gidişat gerçekleştirildi. Hep bilmeyenler dikkate alındı ve pek çok kelime sözlükte var olduğu hâlde ya resmî veya ideolojik yasaklara […]

Continue reading »

Tavaf

Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI Nur hâlesi hâlinde gönülden bir akış bu! Allah diyerek, benliği elden bırakış bu! Hak nûruna yerden koparak göklere doğru, Pervâne olup varlığı sevdâda yakış bu!.. Bin cân ile çevrildiğimiz kıblede Hakk’a, Gayben inanıp sonra da gözlerle bakış bu! Kır çemberi, bul mihveri, Allah’a revân ol, Yol yol dönerek şevk ile mîrâca çıkış bu! Kullukta tavaf bahçesinin gülleri […]

Continue reading »

AYAĞINI ÖPTÜ AY

Şükran IŞIK   Mest olmuştur aşkınla semâ ediyor dağlar, Cehennem susturulmuş, şeytan kahrından ağlar. Küfrün dili tutuldu doğduğun o gecede, Ayağını öptü ay, yıldızlar etti secde. Duâ üstüne duâ ettim dilsiz, dudaksız, Sürünerek kapına geldim elsiz, ayaksız. Gözlerim yaşla doldu, aşkım oldu seccâde, Ayağını öptü ay, yıldızlar etti secde. Yüzüm yok ki, yüz sürsem Muhammed eşiğine, Hasret beni yatırdı, iğneli […]

Continue reading »

RUBÂÎLER

Recep YILDIZ   Aşk uğruna can vermeyi âdet sandın. Dert çekmeyi en kutsal ibâdet sandın. Vuslat da bir aşk meyvesi, tatmak lâzım; Aşk, yalnız elemden mi ibâret sandın? *** İnsan, ter akıtmışsa «hayırsız» demek olmaz. İsterse eğer hakkını, «arsız» demek olmaz. Her dem, teri yaşken alacak hakkını, yoksa; Bir gün gelip aç kaldı mı «hırsız» demek olmaz! *** Yaz yağmuru […]

Continue reading »

MÂSUMİYET TÜRKÜSÜ

Olcay YAZICI   “Yüzünde göz izi var Sana kim baktı yârimi” Hüsnüne nazar değse, Utancından üşürdün… O nâzenin çiçeği, Sokaklara düşürdün! Esrarı yitik edâ, Hangi suda yunacak? Ne kaldı mahreminde, Helâline sunacak! Kör bir testere gibi, Çığlık biçer etini! Şehirler uçurumdur, Göğe yaz hasretini… Sükûta erer rûhun Yarın, dün gibi yakın Mâsum güzelliğini, Piranhalar*dan sakın! “‘Avına topluca saldırıp bir anda […]

Continue reading »

GAZEL

M. Nejat SEFERCİOĞLU   -Hayrânî’ye nazîre- Şöhret arayan fakr u fenâ kârını bilmez Hem kârını hem ârını hem vârını bilmez Zulmette kalan kör sayılır baksa da görmez Âşık görünür yar ile ağyarını bilmez Çöllerdeki Mecnun ile Leylâ’yı beğenmez Mansur geçinir sorsan eğer dârını bilmez Bülbül kesilir gülleri gördükçe çemende Gerçekte o gül goncasının hârını bilmez Aldırma sakın sen Seferi âleme […]

Continue reading »

HER YERDE SEVGİ

Nafiz NAYIR   Kırdan demet demet derdim sevgiyi, Her isteyen cana verdim sevgiyi, Nereye baktıysam gördüm sevgiyi, Ben sevgiyi duydum, sevgiyi sevdim. Sabahlara gebe pembe ufukta, Gözü ışıl ışıl koşan çocukta Baharda açılan ilk tomurcukta, Ben sevgiyi duydum, sevgiyi sevdim. Uyuyan yavrunun tatlı düşünde, Mutlu bir ananın her gülüşünde, Yuvadaki kuşun hür ötüşünde, Ben sevgiyi duydum, sevgiyi sevdim. Nefret benden […]

Continue reading »

BÜLBÜL

Mahmut TOPBAŞLI   Dalda yaprak yaprak, çiçekte nakış Visâl-i aşk ile nazlı bir bakış… Okşar yüreğini rüyâda gülün, Sezâdır sevdâsı güle, bülbülün. Toprak uyanınca sorar goncayı, İçli duygularla sarar goncayı. Köklerden toprağa yönelir sevdâ, Bülbülün çilesi başlar o anda. Dört evfilm feryâdı gelir öteden, Kokusu muştu dur bilir öteden… Buğulu gözlerle gonca nâlandır, Bülbülün sesi dost, ağyâr yalandır. Bitmeyen bir […]

Continue reading »

AYRILIK

Mustafa TAHRALI   Muhterem Prof. Dr. Ayhan SONGAR’a Kök mecmûası’ndaki «Ayrılık Şarkısı» başlıklı yazısı münasebetiyle. Ayrıl ıkla başlar varlığın yolu… Menzil menzil aşar Allâh’ın kulu; Her adımda ümit, her durakta yaş Firkat dolu, hasret dolu, dert dolu… Ezel meclisinde çizildi yollar, Yollarda gönüllü bir tek yolcu var: Âdemoğlu!.. Gözü yaşlıdır ağlar Firkat dolu, hasret dolu, dert dolu … Teneffüs ettiği […]

Continue reading »

RUBÂÎLER

Mehmet Turan YARAR   Leylek tükenir, bizdeki lâklâk bitmez Tanılardan eser yoksa da taslak bitmez Korkmazların er-geç kuruturlar kökünü Ödleklerin altındaki ıslak bitmez. *** Kuldan kaçan elbette olur Hakk’a yakın Kul şerrini savsın diyerek muska takın İnsanlığa göz dikme oyarlar gözünü Yoldan çıkarırlar seni, yol sorma sakın.

Continue reading »
1 266 267 268 269 270 272