O (S.A.S.) EĞİTTİ…

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Yüce ahlâkını Kur’an’da Hudâ methediyor, Ahmed ismiyle müsemmâ, o fazîlet güneşi… Beşerin nefsi kudurmuştu, ümitsizdi gönül, Eğitip etti ümitvâr, o beşâret güneşi… vezni: feilâtün / feilâtün / feilâtün / feilün (fâilâtün)

Continue reading »

NE!

Zahit GENÇ zahitgenc80@gmail.com   İdraki kıt olana, Söylenecek çare ne? İçi, dışı yalana, Görmeyene, köre ne! Günah, kalbin pasıdır, Nefis, günah tasıdır, Mü’min; insan hasıdır; Hakikati görene! Gönüllere giren var, Yaraları saran var, Eli açık, veren var; Rahmet iner verene! Anlat sabâ yelini, Göster tatlı dilini! Uzat dostluk elini! Gonca güller derene! Hak’tan iste rahmeti, Kesrette bul vahdeti, Her şeyin […]

Continue reading »

İLİM ve TAHSİLE BAKIŞ

Dr. Ahmet Hamdi YILDIRIM Cenâb-ı Allah; insanı sâir mahlûkattan, yani hayvanlardan ilimle ayırt etti. Yani insana ilim hususiyeti verdi. Hayvanlara vermedi. Dolayısıyla; İlim sahibi olmak bir meziyettir. İlim sahibi olmak, eşyanın hakikatine vâkıf olmakla alâkalı bir husustur. Yani her şeyin gerçeğini öğrenmeye yönelik bir gayrettir. Böyle olunca da bütün ilimler Allâh’a nisbet edilir. İlim Allâh’ın öğrettiğidir. Bize öğreten Allah Teâlâ’dır. […]

Continue reading »

YABANCI

CELİL (Halil GÖKKAYA) halilgokkaya@gmail.com   Başlara yapışık telefonların, Madeni mi bizden, pili mi yaban? Sayısı tükenen taş fırınların, Mayası mı bitmiş, kili mi yaban? İsmi yok, Has Hâcib gibi pîrlerin, İbn-i Haldûnlara bakış mı serin? Hayvanat bahçesi olmuş yerlerin, Turnası, leyleği, fili mi yaban? Akşemseddin, Nâbî, Fuzûlî de pus, Gazâlî, Nâimâ, Kuşçu’da fânus! Ne kadar Mevlânâ, ne kadar Yûnus, Eğitimin […]

Continue reading »

İstikbâli Kazanma Vasıtası; EĞİTİM

B. Cahit ÖZDEMİR bcahit@hotmail.com Kâinâtın kendisine âmâde kılındığı ve bu lütufla mütenâsip olarak, mahlûkatın en şereflisi olmakla taltif buyurulan insan, şüphesiz bir hikmet üzere yaratılmıştır ki; bu, yeryüzünü kâinâtın sahibi Allah Teâlâ adına idare etme mükellefiyetidir. Kur’ân-ı Kerim’de, bu hususla alâkalı olarak; “İnsan, kendisinin başıboş bırakılacağını mı zanneder?” (el-Kıyâme, 36) îkazı yer alır. Bu cümleden olarak; ulvî emânetin hakkını verebilmenin […]

Continue reading »

FİRÂSETLİ TALEBE

Abdullah Mesud HIDIR mahidir@gmail.com Şeyh Ahmed Yesevî Hazretleri; on birinci asrın ikinci yarısında, Türkistan’ın Çimkent şehrinin Sayram kasabasında doğdu. Önce annesi ardından da babası vefât edince Yesi’ye göç etti. Bir rivâyete göre ashâb-ı kiramdan Arslan Bâb, Yesi’de Ahmed Yesevî’yi bularak Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in ona gönderdiği emâneti kendisine ulaştırdı. Daha sonra da terbiyesiyle meşgul oldu. Arslan Bâb vefât edince […]

Continue reading »

TAKVİMLERİ AYARLAMA…

CELİL (Halil GÖKKAYA) halilgokkaya@gmail.com   Biz insanlık, biz kardeşlik dedikçe, Gidiyor mu zâlimlerin dumanı? Kötülerin zılgıtını yedikçe, Olmadık mı gariplerin limanı? Vakitleri ayarlama zamanı… Ailenin sınırında kalarak, Ehl-i beytin kapısını çalarak, Dümenleri Kur’ân, Sünnet olarak; Binitleri ayarlama zamanı… Vakitleri ayarlama zamanı… Her duruşta müslümanca şahsiyet, Kötü huydan, iyi huya bir hicret, Göstererek düşkünlere merhamet; Nakitleri ayarlama zamanı… Vakitleri ayarlama zamanı… […]

Continue reading »

MUHARREM AYI, HİCRET ve DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ

Nurten Selma ÇEVİKOĞLU nurtencevikoglu@hotmail.com Sevgili Peygamberimiz Muhammed -aleyhisselâm-’ın Mekke’den Medine’ye hicretinin gerçekleştiği ay bu yıl, 9 Ağustos Pazartesi gününe tekabül ediyor. Siz değerli okurlarımızın Muharrem ayını tebrik ediyoruz. Muharrem sözlükte; «pek kıymetli, değer verilmesi gereken, hürmetli» anlamlarında geçiyor. İslâm dîninde Muharrem ayı haram aylardandır; bu ayda cedel yok, harp yok. Aynı zamanda Muharrem ayı, hicrî yılın ilk ayıdır. Yani 9 […]

Continue reading »
1 2 3 4