İMTİHAN: HAYRU’L-HALEF BİR NESİL MÜCADELESİ

YAZAR : Sami BÜYÜKKAYNAK skaynak48@hotmail.com Müslümanın imtihanı eksik olmaz. Müslümanın karşılaştığı imtihana olan sabrı ve sadâkati; onun kulluk kalitesini artırdığı gibi, cennete olan yolculuğunda da mesafe kat etmesine vesile olur. İnsana bu cenneti kazanma fırsatı veren Allah’tır. Allah -celle celâlühû-; “Andolsun; Biz sizi bir parça korku, açlık ve bir parça mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabır gösterenleri müjdele!” […]

Continue reading »

YALNIZ DEĞİLSİNİZ!

YAZAR : Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com Bir deprem sigortası reklâmı var. Depremden sonra akrabalarının yanında kalan kişilerin yaşadığı sıkıntıları resmederek; «Aman sigortanızı yaptırın da böyle bir duruma düşmeyin.» mesajı veriyor. Seyrettiğimde işlenen mevzuya hak vermekle beraber; üzüldüm, rahatsız oldum. Evet, kimse bir başkasına yük olmak istemez. Ancak «zaruret» olduğunda da, kimse akrabasını yük görmez. Yahut görmemelidir mi demeliydik?!. Geleneğe baktığımızda […]

Continue reading »

BAHTIN GÜZEL OLSUN!..

ŞAİR : Servet YÜKSEL servety@t-online.de -Biricik kızıma… – Annesinin yücelerden dileği, Rümeysâ’nın pervânesi, meleği, Ferhat’ın-Fatih’in nazlı çiçeği; Geç gelen baharım, yazım Gülnihal… Bahtın açık olsun, kızım Gülnihal!.. Anlamadım, yıllar sanki yarışta, Bir hayat yaşadık, rüyada, düşte, Daha dün bebektin, büyüdün işte; İnce-nârin, sevgim, özüm Gülnihal… Bahtın güzel olsun, kızım Gülnihal!.. Sakınasın uğursuzdan, yabandan, Uzak gitme sığınacak limandan, Ayırmasın Rabbim seni […]

Continue reading »

DÖNMEYE DEĞİL ÖLMEYE…

YAZAR : Ahmet ZİYLAN Bir zamanlar bu dünya hayatı gözümüzde değersizdi. Kadere bambaşka bir derinlikte îmân edilirdi. Dünya değersiz, kader de Allah’tan olunca; başa gelene sabredilirdi. Hele büyüklere hürmet işin içine girmişse, sabretmek tabiî bir vazife hâlini alırdı. Babalar babaydı. Sözleri emirdi. Emir demiri keserdi. Evlâtlar babalarına hem itaatkâr hem de hürmetkâr idi. Kocalar kocaydı. Hanımlar da hanım. Hanımlar beylerine […]

Continue reading »

DİLLER UZAMIŞ

ŞAİR : VAROĞLU (Mehmet Ali VAR) varoglu5@gmail.com Tutuşmuş yurdumun ovası, dağı, Lâvları andıran allar uzamış. Kurumuş şehrimin verimli bağı, Yapraksız, çiçeksiz, dallar uzamış. İnsan, ihtirasla bozmuş düzeni, Bırakmış hilkate lâzım özeni, Hüzünle yaşıyor şimdi hazanı, Sonu gelmez kuru çöller uzamış. Yaratan halk edip, sayısız nimet, Kulların emrine vermiş emânet, Çalıp çırpmak masum halka ihânet, Hesaptan korkmayan eller uzamış. Teknik hızlandıkça […]

Continue reading »

DEDE YETİMİ NESİLLER

YAZAR : Sami BÜYÜKKAYNAK skaynak48@hotmail.com Süleyman Dede… 65 yaşında, sakalının beyazları siyahından fazla, yüzü yaşlılığın tesiri ile kırışmış, nurlu bir insan… Yaşları 5 ile 10 arasındaki torunlarını önüne diz çöktürmüş. Soruyor: “–Allah kaç?” Torunları cevap veriyor: “–Bir.” “–Nerede?” “–Her yerde hâzır ve nâzır.” “–Kimin ümmetisin?” “–Peygamberimiz Muhammed Mustafâ -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in.” “–Ne zamandan beri müslümansın?” “–Kaalû belâ’dan beri.” “–Peygamberimiz […]

Continue reading »

NE OLDU BİZE?

ŞAİR : CELİL (Halil GÖKKAYA) halilgokkaya@gmail.com Bu millet felâha nasıl çıkacak? Nereye bu gidiş, bize ne oldu? Kızgın evlât annesini yakacak, Bu nasıl bir bitiş, bize ne oldu? Nerede şifâlar, nerde tabâbet? Şuursuz ruhları sarsan bir âfet! Cennetten cinnete varan felâket Bu çıkış, bu iniş bize ne oldu? Kimlerin elinde bölünmüş pasta? Uyutulur olduk hep posta posta! İnsanlar bîçâre hekimler […]

Continue reading »

EVLÂT KOKUSU -2-

YAZAR : Fatih GARCAN fatihgarcan@hotmail.com Hasan, bahçe kapısından usulca süzüldü içeri. Bahçedeki geniş gövdeli ağacın arkasına saklandı ve annesini takip etmeye başladı. Az sonra annesi kapıdan çıktı. Kahvaltı hazırlığı için bahçedeki kilere yöneldi. Hasan, bir hafiye misali kilerin kapısına vardı ve yüksek sesle tekmil verdi: –Süleyman oğlu Hasan! Emir ve görüşlerinize hazırdır efendim! Annesi heyecandan az kalsın yığılıp kalacaktı. Başparmağını […]

Continue reading »

EVLÂT DERDİ…

YAZAR : Ahmet ZİYLAN Duyduğum bir hikâye: Vaktin hükümdarı tebdîl-i kıyafet gezerken üç kişiye rastlamış. Hâllerinden belli: Dertli dertli oturuyorlar, gamlı gamlı düşünüyorlar. Hükümdar; “Ne kadar dertli adamlar.” demiş. Hemen yanındakilere; “–Bu adamları saraya götürün!” diye emretmiş. Götürmüşler. Hükümdar, tahtına geçmiş; adamlarla görüşüp dertlerine derman bulmak istiyormuş. Gamlı adamlardan birincisini çağırmışlar: “–Nedir derdin? Nedir seni böyle gamlı gamlı düşündüren söyle […]

Continue reading »

BİR DUÂ BİR BEDDUÂ

YAZAR : İrfan ÖZTÜRK Bir sahâbî, Peygamber Efendimiz -aleyhissalâtü vesselâm-’a; “–Hicret ve cihâd etmek üzere Sana bey‘at ediyorum. Bunların sevabını Allah’tan dilerim.” dedi. Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- ise; “–Anne ve babandan hayatta olan var mı?” diye sordu. O kişi; “–Evet, her ikisi de hayatta.” dedi. Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem-; “–Allah’tan sevap kazanmak istiyorsun değil mi?” diye sordu. Sahâbî; […]

Continue reading »
1 2