Peygamberlikten Sonra En Yüce Makam ŞEHÂDET

YAZAR : Yard. Doç. Dr. Mustafa KARABACAK karabacakm67@hotmail.com Şehâdet kelimesi sözlükte; «şahitlik etmek, huzurda bulunmak, idrak etmek, haber vermek, muttalî olmak ve bilmek» anlamlarına gelir. Dînî ıstılahta ise; «Allâh’ın dînini en yüce tutmak için bu uğurda mücadele etmek sonucunda ulaşılacak makam» diye tanımlanmıştır. Şehâdet mertebesine ulaşan kimselere ise şehid denilmektedir. Allah Teâlâ onlara ölü dememizi istememektedir: “Allah yolunda öldürülenlere «ölüler» […]

Continue reading »

ALLAH KORKUSU

YAZAR : Nurten Selma ÇEVİKOĞLU nurtencevikoglu@hotmail.com Adâleti ve merhameti her iki âlemi kuşatan, insanı insana kulluk ve kölelikten men eden, inanan mü’minleri îman ve ibâdet nûruyla aydınlatan yüceler yücesi Rabbimiz bizlere bir lutf-i ilâhî olarak gönderdiği Kur’ân-ı Azîmuşşân’ında; “Ey îmân edenler! Allah’tan nasıl korkmanız lâzımsa öylece korkun. Sakın müslümanlar (olmak)dan başka (bir sıfatla) can vermeyin.” (Âl-i İmrân, 102) buyuruyor. Ve […]

Continue reading »

İNSANLIK O MUHTEŞEM AHLÂK ve O MUHTEŞEM MEDENİYETE MUHTAÇ

Ebedî Fecre YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi   KUR’ÂN’IN MEDH ETTİĞİ AHLÂK Cenâb-ı Hak buyurur: وَاِنَّكَ لَعَلٰى خُلُقٍ عَظٖ۪يمٍ “(Ey Habîbim!) Şüphesiz Sen muazzam bir ahlâk üzeresin.” (el-Kalem, 4) Fahr-i Kâinât Efendimiz’in yegâne muallim ve mürebbîsi Cenâb-ı Hak’tır. O’nu Rabbimiz terbiye etti. O’nun müstesnâ ahlâkı; insanlığa nümûne-i imtisal, en ideal örnek, en mükemmel misal, fiilî kıstas… Cenâb-ı Hak buyurur: […]

Continue reading »

KADER ve TESLÎMİYET

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi KADER SIRRI Kader, îmân esaslarımızdan biridir. Rabbimiz’in ilim ve kudretinin sonsuzluğunun îcâbı olan kader sırrını akılla idrak ve îzah edemeyiz. Bu noktada, insanın; acziyetini ve hiçliğini idrâk edip teslîmiyetin sükûnuna dalarak, îmânın huzuruna ermesi îcâb eder. Kader, bilinmez bir sırdır. Ancak insan, mükelleftir. Doğru, güzel ve iyi olanı yapmak, ilâhî tâlimatlara itaat içerisinde bir […]

Continue reading »

TEVÂZU ve KİBİR

YAZAR : Sami GÖKSÜN Dînimiz İslâm’ın gayesi; insanları kendi aralarında kaynaştırmak, emniyet ve huzur içerisinde hem bu dünyada, hem de öbür âlemde mutlu olmalarını temin etmektir. Bu huzur için dînimiz, güzel ahlâk esaslarını vaz etmiştir. İnsanın gerek Rabbiyle, gerek diğer insanlarla münasebetinde mütevâzı olması, huzurun birinci şartıdır. Bunun tersi olan kibir, yani büyüklenme ise, huzursuzluğun en büyük âmilidir. Tevâzu: İnsanları […]

Continue reading »

TASARRUF BEREKETTİR

YAZAR : Yard. Doç. Dr. Mustafa CANLI canli20@hotmail.com Fahr-i Kâinât Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, bir gün Sa‘d bin Ebî Vakkâs -radıyallâhu anh-’a uğramıştı. Hazret-i Sa‘d, abdest alıyordu. Sevgili Peygamberimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, Hazret-i Sa‘d’ın abdest alırken suyu fazla kullandığını fark edince; “–Bu ne israf?” buyurdu. Hazret-i Sa‘d; “–Abdestte de mi israf olur?” diye sorunca, Rasûl-i Ekrem -sallâllâhu aleyhi […]

Continue reading »

HELÂL ve HARAM KAZANÇ -4-

YAZAR : İrfan ÖZTÜRK Haram olanların bir kısmı bi-zâtihî haramdır. Yani haram oluşunun sebebi bizzat kendisidir. Fâiz yemek; tefecilik yapmak; kumar oynamak; alkol, esrar, eroin satışı yapmak ve bunları içmek, vücuda şırınga etmek; kan, irin, lâşe, vahşî hayvan etleri ve benzerlerini yemek ve içmek. Bazı haramlar da vardır ki, aslında temizdir. Ancak elde ediliş itibarıyla kişiye haram olmuştur. Meselâ; ekmek […]

Continue reading »

DÜNYA… EFENDİ Mİ KÖLE Mİ?

YAZAR : Nurten Selma ÇEVİKOĞLU nurtencevikoglu@hotmail.com   Günümüz insanları; etraflarını çepeçevre kuşatan dünyevî câzibeye, yaldızlı boyalı, allı pullu dünyaya ne yazık ki kanmış ve inanmış durumdalar. Onun can yakıcı, sahte ve aldatıcı güzelliğine bel bağlamış vaziyetteler. Bugün almadan rahatlayamayan insan, «vermenin mutluluğu»nu tadamıyor. İnsanları bencilliğe sevk eden dünyanın âlâyişi, kişileri öyle kendine çekmiş durumda ki insanlar âdeta büyülenmişçesine dünyanın peşinde […]

Continue reading »

HÜRMETLE BÜYÜMEK…

YAZAR : Medet BALA balamedet@hotmail.com Bazı duygular sadece insana aittir. Bir üstünlük karşısında rûhumuzun eğilmesi olan hürmet ve saygı da yaratılmışların en üstünü olan insana aittir. Hürmet öyle bir cevherdir ki, istesek de istemesek de lâyık olduğu yerde mutlaka doğmaktadır. Bu sebeple hürmet (saygı) bütün ahlâk duygularının kaynağıdır. İnsan ancak saygı duygusundan başlayarak ahlâklılığın gittikçe derinleşen şuurunu kazanabilir. Saygıyı duyan […]

Continue reading »

HÂİN SALDIRI

YAZAR : Âdem SARAÇ ademsarac@yyu.edu.tr İslâm güneşi; nasipli gönülleri aydınlatmış, nasiplenenler de başka nasiplilere ulaşmak için gece-gündüz demeden çalışıyorlardı. İslâm güneşine sırtını çevirenler ise, sürekli yeni hâinlikler peşindeydiler. Peygamberimiz -aleyhisselâm- ve ashâb-ı kirâma karşı gittikçe daha katı davranmaya başladıkları gibi, gün geçtikçe de katılıkta şiddetleri artıyordu. İlk îmân edenlerden olmaları gerekirken, sürekli karşı çıkıyorlardı. O’na; şairlik, sihirbazlık, kâhinlik ve mecnunluk […]

Continue reading »
1 86 87 88 89 90 158