KUBBEYİ YERE KOYMAMAK

Ayla AĞABEGÜM aylaagabegum@hotmail.com Yıllar öncesine gidiyorum, Turgut CANSEVER’in bitip tükenmeyen heyecanını; insanları ikna etmek için durup dinlenmeden, yorulmadan, bıkmadan insanları, hükûmetleri, aydınları mimarî konuda aydınlatma çabalarını hatırlıyorum. Yaptığım televizyon programına katıldığında anlattıkları, Habitat süresi içindeki çalışmaları, bazı konularda hanımları, anneleri şuurlandırmak için hanım vakıflarında yaptığı toplantıları, konuşmaları, gazetelere ve dergilere verdiği mülâkatları… 1987 yılında Türk Edebiyatı Dergisi için yaptığımız röportajda; […]

Continue reading »

67. Sayı Takdim

Kıymetli Okuyucularımız, Bayram; sevincin, neşenin, huzurun kısacası güzelliklerin resmigeçit yaptığı özel günler… Öyle ki «bayram etmek» sevinmek mânâsına da gelir olmuş. Herkes ister sevinmeyi, hayatın yorucu temposundan bir mola fırsatı ile kaçmayı; hediye almayı, hediye vermeyi, kendine, yakınlarına yeni birer kıyafet almayı… Bunda bir sıkıntı yok… Hele bir aylık nefis terbiyesi kampından, Ramazan mektebinden başarıyla mezun olanlar elbette, sevinmeye, ferahlamaya, […]

Continue reading »

YETİMLERİN BAYRAMI NASIL?

İrfan ÖZTÜRK Bayramlar; herkesin sevindiği, yüzlerin güldüğü, neşe dolu, sürur dolu günlerdir. Fakat o günlerin tadını en fazla çocuklar çıkarır. Kendileri için alınan bayramlıklarını giyer, büyüklerinin ellerini öperek topladıkları bayram harçlıklarıyla istediklerini alır, bayram şekerleri ve oyunlarıyla bayramın en mutluları onlar olur. Fakat ya yetimler? Onların bayramı nasıl geçer? İsterseniz asr-ı saâdetten bir bayram ve bir yetim manzarasıyla başlayalım: Enes […]

Continue reading »

SESSİZLİĞİ DİNLEMEK

Ayla AĞABEGÜM aylaagabegum@hotmail.com Ramazan boyunca içimiz hüzünlü duygularla dolar, taşar. Geçen hayatımızı düşünürüz. Eksiklerimizi, yanlışlarımızı, nefsimizle hesaplaşmalarımızı, -biraz cesursak- yakınlarımızı farkına varmadan kırdığımız günleri… Onların bir kısmı, aramızda değil… Ömrümüz vefâ ederse gelecek Ramazân’a kavuşuruz, biz kavuşsak bile belki sevdiklerimizin bir kısmı aramızda olmayacak. Bizi bu Ramazân’a ulaştırdığı için Rabbimiz’e şükrederken fert ve cemiyet olarak yeniden düşünüp olgunlaşmak zorundayız. Yaşadığımız […]

Continue reading »

66. Sayı Takdim

Kıymetli Okuyucularımız, Kutlu bir misafirimiz var. Ramazân-ı Şerif’in mübârek gölgesi üzerimizde… Ramazan bize, hayatımıza neler getiriyor? Muhammed İkbal’in hacdan dönenlere; “Neler getirdiniz? Zemzemi, hurmayı, takkeyi sormuyorum; Hazret-i Ebûbekr’in sadâkatini, Ömerü’l-Fâruk’un adâletini, Osmân-ı Zi’n-Nûreyn’in hayâsını getirdiniz mi?” şeklindeki sorusu gibi soralım; «Ramazan bize neler getiriyor?» Davul, mâni, mahya, pide, güllâç, imsâkiye, çadırlar, eğlenceler… Başka? İftarlar, sahurlar, terâvihler, mukābeleler… Daha başka? Ramazân’ın […]

Continue reading »

GÜZEL AHLÂK -7-

Doç. Dr. Seyit AVCI seyitavci1968@mynet.com Cimrilik ne kadar kötü ise, aşırı derece mal harcamak, saçıp savurmak, israf edip dağıtmak da güzel ahlâka aykırıdır. Nitekim Rasûl-i Ekrem Efendimiz; dedikodudan, mal israfından, lüzumsuz çok soru sormaktan, hayra engel olup hakkı olmayan şeyi istemekten, annelere isyan etmekten, kız çocukları diri diri gömmekten men ederdi. Burada yasaklanan bu şeylerin hiçbirisinin güzel ahlâkla yakından uzaktan […]

Continue reading »

MİHNETE SABIR, NİMETE ŞÜKÜR

Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com Sabır… Nefsi, aklın ve dînin emrettiği hâl üzere tutmak, dizginlemek, frenlemek… Demek nefis, hareketlenmek istiyor. Onun yularını elinde tutan akıl ve nefse hâkimiyetini kurabilmiş kalbin îman ettiği din, onun hareket etmemesi gerektiğini söylüyor ve hareketine mânî oluyor. Umumî manzara bu… Fakat sahne sahne değişiyor sabrın mahiyeti, şekli ve zıttı… Sabır; Metânet olur… Musîbete, çileye, sıkıntıya katlanmak […]

Continue reading »

HAMD VE ŞÜKÜR

Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ ogmusharun@yahoo.com HAMD Hamd, iradeli olarak elde edilmiş olan bir güzelliği övmek demektir. Övgünün hamd olarak isimlendirilmesi için bir nimete mukabil olması gerekmez. -Öven kimseye bir nimet vermiş olsun veya olmasın- övülen kişinin iradesiyle elde ettiği bir güzelliğin olması yeterlidir. Meselâ bilgi ve cömertlik iradeyle sahip olunan/yapılan bir güzelliktir. Dolayısıyla bilgisi ve cömertliği sebebiyle bir kişiyi […]

Continue reading »

Rûhun En Âsûde ve Muhkem Sığınağı SABIR VE ŞÜKÜR

B. Cahit ÖZDEMİR bcahit@hotmail.com Ricâl-i kibar; “İki cihan, bir gönül için yaratılmıştır.” buyuruyorlar; Allah Teâlâ -celle celâlühû-’nun insana lutfettiği değeri ifade sadedinde. Nitekim; Kur’ân-ı Kerim’de de insanın önüne serilen sonsuz nimetleri beyan muvâcehesinde; “O; göklerde ve yerde bulunan her şeyi, kendinden bir lütuf olarak sizin hizmetinize vermiştir. Şüphesiz, bunda düşünen topluluklar için ibret ve deliller vardır.” (el-Câsiye, 13) buyuruluyor. İlâhî […]

Continue reading »

65. Sayı Takdim

Kıymetli Okuyucularımız, Her şey bize âmâde… Dünyanın onca nimeti… Hava ve su… Toprak ve onca meyvesi… Ama istifade için, her anlamıyla sağlıklı bir şekilde yararlanabilmek için bir şart var: Önce Temizlik… Hava ciğerlerimizi, su her şeyimizi, eğer kendileri temizse temizliyor… Temiz olmayan en kıymetli ikram, zehir… Her şeyi lutfeden irade temizliği bizden istiyor. Madde plânında da böyle… Mânâ plânında da… […]

Continue reading »
1 93 94 95 96 97 117