ÖYLE NESLİZ Kİ!

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Öyle nesliz ki, ufkumuz sonsuz, Uğrağız yerde, uçmağız gökte. Biz kuluz Hakk’a, hakka meftûnuz, Toprağız yerde, bayrağız gökte. Öyle nesliz ki, öncü Peygamber, Ol ne söylerse, eyleriz ezber, Bizdedir kürsü, bizdedir minber, Ancağız yerde, sancağız gökte. Öyle nesliz ki, dönmeyiz sözden, Emr-i Kur’ân’a bağlıyız özden, Kıt’alar çâre bekliyor bizden, Hür bağız yerde, nur dağız gökte! Öyle […]

Continue reading »

EYVAH BÜTÜNLEMEYE KALDIM!

Fahri SARRAFOĞLU sarrafoglufahri@gmail.com Yıllar önceydi Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesinde okuyordum. Sene 1987 yılı. Yani 3. sınıfın birinci dönemindeydim. Diğer derslerden geçmiş ama bir dersten bütünlemeye kalmıştım. Aman Allâh’ım bir dersten bütünleme mi?!. Evet, aynen böyle tepki vermiştim. Halkla ilişkiler dersiydi hayatımda ilk bütünlemeye kaldığım ders. Hem de 2 numara ile yani 50 alsam geçecekken 48 ile kalmıştım. İmtihan sonucunu aldığımda […]

Continue reading »

MÎRÂC-I NEBEVÎ’DEN DERSLER

Yazar: Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi EN ZOR ZAMANDA Risâletin 10’uncu senesiydi. Peygamber Efendimiz’in bu dünyada en büyük istinadları olan amcası Ebû Tâlib ve kıymetli zevcesi Hazret-i Hatice Vâlidemiz birkaç gün arayla vefât etmişlerdi. Rasûlullah Efendimiz; bilhassa Hazret-i Hatice’nin vefâtıyla öyle müteessir olmuştu ki, sahâbe-i kiram o yıla; «Senetü’l-Hüzün» adını verdiler. Peygamberimiz’i himâye eden amcasının vefâtı sebebiyle, müşrikler de O Varlık Nûru’na […]

Continue reading »

ALLAH BİZİMLEDİR!

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) Yalnız örümceğin ağı kalmıştı mânia, Mahzun Ebûbekir: Görülürlerse fâcia!.. Arş’ın son elçisiydi O rahmet alâmeti, Kast eylemek o câna, kopartır kıyâmeti!.. Hissetti Hakk’ın Elçisi, Sıddîk hüzünlenir; «Dostum Ebûbekir» dedi «Allah bizimledir!» Beyhûde üzme kendini Allah bizimledir! Mazlum, yıkık gönüllere er-geç doğar Bedir! Arz eyle Hakk’a hâlini, dik tut ümîdini! Yalnız koyar mı mü’mini? Allah bizimledir! Düşman […]

Continue reading »

İnsanları Etiketlemekten KAÇINMALIYIZ…

Yunus Sami EŞMELİ yunussamiesmeli@hotmail.com Her insan kıymetli. Çünkü Cenâb-ı Hak insanın yaratılışında, ona bizzat kendi rûhundan üfledi. (Bkz. Sâd, 72) Onu yeryüzünde halîfesi kıldı. (Bkz. el-Bakara, 30) Ona diğer yaratılmışlardan farklı olarak akıl ve irade bahşetti. İlim verdi. Ve buyurdu: “Şüphesiz Biz insanı en güzel biçimde yaratmışızdır.” (et-Tîn, 4) Bununla birlikte her insan aynı zamanda farklı fıtratlar üzere yaratıldı. Böylelikle […]

Continue reading »

CAN PEYGAMBERİM MİSK-İ AMBERİM!

Şerife Şule TESLİMOĞLU serifeteslimoglu00@gmail.com   Sen Allâh’ın Habîbi, benim Can Peygamberim! Sen gönüller tabîbi, benim misk-i amberim! Sen’in kokun var diye, güllere vurgunluğum, Sen’den uzak kalmanın korkusu durgunluğum. Sen’i yazmak isterim, durur kalem yerinde, Benim de ismim olsun şefâat defterinde. Gönlüme hediyendir, öksüz-yetim sevgisi, Salât ü selâm Sana ey Nebîler Nebîsi!.. (2019, Mevlid Kandili)   EY SERVER-İ KÂİNAT! SANA’DIR SONSUZ […]

Continue reading »

KUDÜS

M. Faik GÜNGÖR m.f.g.023@hotmail.com   Ey mîrac yolcusuna gönlünü açan şehir, Nebevî kokusunu ümmete saçan şehir. Gündüzün aydınlığı daha ne kadar bekler? Hangi zamanda güler kundakdaki bebekler? Ey yüce Peygamber’i ağırlayan nazlı yâr, Var mı küre-i arzda senin kadar bahtiyar? Sıyrılsın dikeninden nâdanlar güle dönsün, Sönsün küfrün ateşi, alevler küle dönsün! Ey kutlu belde Kudüs, İslâm seni can sayar, Çünkü […]

Continue reading »

RAHMET GÜLİSTANI

Bestami YAZGAN bestamiyazgan@hotmail.com   Gönüller sultanıdır, Gül gider Peygamber’e. Rahmet gülistanıdır, Gül gider Peygamber’e. Sevgi durmaz kafeste, Kanat vurur âheste. Dillerden deste deste, Gül gider Peygamber’e. Bu aşka kim dayanır? Güneşle ay uyanır, Şafak ala boyanır; Gül gider Peygamber’e. Bülbül başlar niyâza, Cezbeye gelir fezâ. İnerken nûr-i beyzâ, Gül gider Peygamber’e. Muhammedî selâmla, Umman olur her damla. Burcu burcu kelâmla, […]

Continue reading »

Âlemlere Rahmet; PEYGAMBER EFENDİMİZ

B. Cahit ÖZDEMİR bcahit@hotmail.com Hesaba gelmez ilâhî ihsanlara mazhar olan insanın, «Ezel Bezmi»nde söz de vermiş olmasına rağmen; bütün lütufları unutup ahdine vefâ göstermemesi, üstelik kendisine ihsan buyurulan nimetler sebebiyle kendisinde bir güç vehmedip, bu ihsanları kendinden zannetmesi, emânete hıyânet etmesi nasıl îzah edilebilir? İşte bu nankörlük, «zulüm ve cehâlet»in ta kendisi demektir. Nitekim, Kur’ân-ı Kerim’de de bu nankörlüğe karşı; […]

Continue reading »

O (s.a.s.)’E YÜZAKIYLA ÜMMET OLABİLMEK

M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com Mü’minlere Cenâb-ı Hakk’ın büyük bir lutfu: Hazret-i Muhammed Mustafâ -sallâllâhu aleyhi ve sellem-… Kur’ânî ifadeyle: لَقَدْ مَنَّ اللّٰهُ عَلَى الْمُؤْمِن۪ينَ اِذْ بَعَثَ ف۪يهِمْ رَسُولًا مِنْ اَنْفُسِهِمْ يَتْلُوا عَلَيْهِمْ اٰيَاتِه۪ وَيُزَكّ۪يهِمْ وَيُعَلِّمُهُمُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَۚ “Andolsun ki; ‒Allah, ‒Mü’minlere, ‒Kendi içlerinden, •Kendilerine Allâh’ın âyetlerini okuyan, •Kendilerini (kötülüklerden ve inkârdan) temizleyen / onları arıtıp tertemiz yapan, •Kendilerine Kitâb’ı […]

Continue reading »
1 2 3 93